Bahçe sahibi olmadan sebzelerin doğal lezzetini, onları dalından koparmanın zevkini balkon bahçeciliği yaparak keşfedebilirsiniz. Balkonunuzda minik bir bahçe kurmak için ihtiyacınız olan malzemeler; saksı, hazır toprak ve sebze fidesinden ibaret. Biber türleri, salatalık, patlıcan, cherry diye adlandırılan kiraz domates ve yeşil soğan balkonda en kolay yetişen sebzelerden.Toprakla meşgul olmanın, çıplak ayakla toprağa basmanın insanın içindeki negatif elektriği alıp götürdüğü biliniyor. Psikolojik sağlık taraması yapan kurumlar, anketlerde “Evinizde çiçek yetiştiriyor musunuz?” diye sorar.
Psikiyatristler de hastalarına avuç avuç ilaç vermek yerine ev ödevi olarak herhangi bir hobiyle ilgilenmelerini, toprağı olanların bahçeyle uğraşmalarını, çiçek bakmalarını, sebze yetiştirmelerini, hatta bir sonraki terapiye gelirken nane ekip kendisine getirmelerini ister. Eskiden en basit evin bile bir bahçesi vardı; sebze ve çiçekler yetiştirilirdi. Apartman yaşamında ise balkonları rengarenk çiçekler süsler oldu. Salatalıklar, domatesler, naneler ise o bir karış toprakla beraber betonlara karıştı. Bizde olmasa da balkon ya da teras bahçeciliği yurtdışında oldukça yaygın. Öyle ki, geniş terasları olan ev sahipleri teraslarında kavun bile yetiştiriyor. Ülkemizde son on senedir balkon bahçeciliğine karşı bir eğilim görülüyor. Balkon sebzeciliği ile uğraşan ev hanımı Şengül Karabay, “Manavlarda aldığımız ticari sebzeler ile balkonda yetiştirilen sebzeler arasında tat olarak o kadar büyük bir fark var ki, insan sadece bunu hissetmek için bu işe girmeli. Zengin, kaliteli dış mekan toprağı alınırsa ve organik gübre kullanılarak sebze yetiştirilirse bu tadı bulmak mümkün.” diyor.
Psikiyatristler de hastalarına avuç avuç ilaç vermek yerine ev ödevi olarak herhangi bir hobiyle ilgilenmelerini, toprağı olanların bahçeyle uğraşmalarını, çiçek bakmalarını, sebze yetiştirmelerini, hatta bir sonraki terapiye gelirken nane ekip kendisine getirmelerini ister. Eskiden en basit evin bile bir bahçesi vardı; sebze ve çiçekler yetiştirilirdi. Apartman yaşamında ise balkonları rengarenk çiçekler süsler oldu. Salatalıklar, domatesler, naneler ise o bir karış toprakla beraber betonlara karıştı. Bizde olmasa da balkon ya da teras bahçeciliği yurtdışında oldukça yaygın. Öyle ki, geniş terasları olan ev sahipleri teraslarında kavun bile yetiştiriyor. Ülkemizde son on senedir balkon bahçeciliğine karşı bir eğilim görülüyor. Balkon sebzeciliği ile uğraşan ev hanımı Şengül Karabay, “Manavlarda aldığımız ticari sebzeler ile balkonda yetiştirilen sebzeler arasında tat olarak o kadar büyük bir fark var ki, insan sadece bunu hissetmek için bu işe girmeli. Zengin, kaliteli dış mekan toprağı alınırsa ve organik gübre kullanılarak sebze yetiştirilirse bu tadı bulmak mümkün.” diyor.
Arzu edilen her türlü sebze balkonda yetiştirilebilir. Ancak oldukça fazla emek isteyen bu uğraşa değecek kadar ürün verebilecek veya dekoratif özelliği olan sebzelerin tercih edilmesi daha doğru olur. Dekoratif özelliği olan sebzeler arasında baharlı otlar; kekik, adaçayı, lavanta, nane, maydanoz, biberiye, domates, patlıcan, biber ve çilek var. Bu hobiyi sadece yaz aylarıyla sınırlamak gerekmiyor, kışın da sebze yetiştirebilirsiniz. Soğan sarımsak, pırasa, marul, nane, maydanoz, kıvırcık, havuç tohumunu sonbaharda ekerseniz kışın hasadınızı yapabilirsiniz. Nisan ve mayıs aylarında daha çok domates, patlıcan, salatalık, fesleğen, fasulye, reyhan, biber, bamya ekilebilir. Bamya saksıda yetiştirildiğinde ürün olarak fazla bir şey ifade etmiyor; ama hatmi çiçeğine benzer harika çiçekleri ve hemen ardından büyüyen ilginç meyveleri ile ideal bir süs bitkisi olabilir. Fesleğen genellikle kokusu için büyütülen bir çiçek olarak bilinir; ancak aynı zamanda da salataları süsleyen bir sebze özelliği taşıyor. Salatalık uzun ömürlü ve hastalıklara dayanıklı olduğu için saksıda yetiştirilmesi kolay. Taze yenebilen yer fasulyesi veya sırık fasulye cinsleri saksıda gayet güzel yetişir. Yeşilliği, hoş kokulu çiçekleri, yeşilden sarıya, mora ve alacalı türlere kadar meyveleri gayet dekoratif görünür. Soğan, sarımsak ve pırasayı salata malzemesi olarak saksıda yetiştirmek çok kolay. Pırasa saksıda fazla büyümüyor; ama soğan gibi salatalarda kullanılmak üzere yetiştirilebilir. Roka, tere, yaprak kereviz, pazı da saksıda rahatlıkla yetiştirilebilir. Saksıdaki birkaç kök taze nohut, tarlalarda yediğiniz nohut özleminizi gidermenize yardımcı olur.
Balkonda sebze yetiştirmenin bahçeye göre avantajları var. Mesela toprağı işlemek gerekmiyor. Hazır topraklar zararlı yumurtaları, yabani ot tohumlarını barındırmıyor. Toprak saksıda daha çabuk ısındığı için bitkiler kolay büyüyor. Gerektiği zaman saksıların yerini değiştirmek mümkün. Saksıda yetişen sebzelerin hasat zamanı daha kısa sürüyor. Bu sebeple salatalık, soğan sarımsak, mısır, marul gibi sebzeler yılda birkaç defa ekilebilir. Önlem olarak ilaçlamak gerekiyor. Oturmak, çay içmek, sohbet etmek için yaz akşamlarının vazgeçilmez mekanı balkon olduğu için tarım ilaçlarının kullanılması sağlığınızı tehdit edebilir. Bu sebeple ev yapımı ilaçlarla böceklere karşı sebzelerinizi koruyabilirsiniz.
Balkon sebzeciliğinin püf noktaları
Seradan aldığınız fidenizi hazır olarak satılan dış mekan toprağına ekin. Bahçe toprağı, içinde birçok zararlı ve ot tohumu taşıyabilir. Ayrıca saksı içinde çabucak betonlaşarak kökleri boğabilir. Toprakta daha önce başka bitkiler yetiştirilmemiş olmalıdır.
Saksılara tohum ekerek de sebze yetiştirebilirsiniz ama fide alıp ekmek daha mantıklı ve de hesaplı. Balkon bahçeciliğine yeni başlayanlar için tohumdan fide çıkarmak zor olabilir.
Saksı sebzelerini iki günde bir sulamak yeterli.
Balkonda en kolay biber türleri, salatalık, patlıcan yetişir. Cherry domates diye adlandırılan kiraz domates yetiştirmek de kolaydır.
Balkonunuz küçükse minyatür sebze tercih edin.
Sebzeler geçici bitkiler olduğu için besin takviyesi pek gerekmez. Zaten aşırı besin sebzelerin yeşile kaçması, çiçek dökümü, dolayısı ile az meyve vermesi gibi sonuçlar doğurur. Hazır organik besinlerden az miktarda kullanırsanız balkonunuzda küçük çaplı da olsa organik tarım yapmış olursunuz.
Fasulye, bezelye, mısır gibi iri tohumlar ekilmeden önce birkaç saat ılık suda bekletilerek daha çabuk çimlenmesi sağlanır.
Domates, biber, patlıcan gibi fideler tohumdan yetiştirilmek isteniyorsa mart ayında tohumlar iyi toprak doldurulmuş saksılara seyrekçe serpilir. Üzeri 1 cm. toprakla örtülür ve hafifçe bastırılır. Saksılar oda sıcaklığında 18-20’de direkt güneş almayan aydınlık bir yerde bulundurulur. Üzeri bir cam veya streç film ile kapatılırsa tohumlar kısa sürede çıkar.
Sebzelerin çoğu bol güneş ister. Özellikle meyvesi için yetiştirilen türler böyledir: Domates, biber, salatalık, fasulye, patlıcan, mısır gibi. Hafif gölgeye toleranslı olan sebzeler kök ve yaprakları kullanılanlardır: Marul, pazı, havuç, soğan gibi…
Toprak, tahta veya plastik saksı kullanılabilir. Plastik saksılar toprağın nemini uzun zaman muhafaza ettiği ve hafif olduğu için daha uygun. Evde bulunan uygun kaplara delikler açılarak pekala kullanılabilir.
Derin tahta kasaların içinde de gayet güzel sebze yetişir. Soğan, sarımsak, marul, tere, roka gibi sebzeler için ideal. Sebze saksıları en az 25-30 cm. derinlikte olmalıdır.
Sebzelerin hepsi havadar mekanlara ihtiyaç duyar. Fazla sıkışık yerleştirilmiş saksılar hastalığı davet eder. Bitkiler ışığa doğru uzar ve cılızlaşır.
Saksıları aralıklı ve büyükten küçüğe doğru yerleştirin.
Bitkilerde yaprak biti görürseniz sabunlu su püskürtün.
Sebze fidesi nereden alınır?
Mısır Çarşısı’nın yanındaki çiçek pazarı fide almanın en bilinen adresi. Bu bölgeye uzak olanlar hobi marketleri, Praktiker, Bauhaus, Metro gibi alışveriş merkezlerinden güvenle fide alabilirler. Buralarda satılan fidelerde hastalık olması uzak bir ihtimal. Ancak fide almanın en doğru adresi çiçek seraları. Çiçek seralarında mevsimine göre sebze fideleri yetiştiriliyor. Seralarda fideler açık alanda yetiştikleri için balkona getirildiklerinde yeni ortamlarına kolayca uyum sağlayabiliyorlar. Kapalı mekanlardan alınan sebze fidelerinde de güvenilirlik açısından bir sorun yok; ancak eve getirildiklerinde uyum problemi yaşayabiliyorlar. Pazardan fide almak ise riskli. Mezattan alındığı için ucuz ve kalitesiz oluyorlar.
1.ÇİLEKTE TOPRAKSIZ KÜLTÜR UYGULAMALARI
Topraksız kültür,her türlü tarımsal üretimin durgun veya akan besin eriyiklerinde, besin eriği sisinde veya besin eriyiği sisinde veya besin eriyikleriyle beslenmiş katı ortamlarda gerçekleştirilmesidir.Üretimin doğrudan besin eriyiklerinde gerçekleştirilmesi “su kültürü”(hidroponik),sulamanın besin eriyikleriyle yapılması şartıyla katı ortamlarda gerçekleştirilmesi “katı ortam kültürü” olarak adlandırılır. Topraksız kültürün amacı;bitkilerin gelişmesini besin solüsyonu yardımıyla sağlamak ,bitkilerin besin madde ve su gereksinimlerini stres meydana getirmeden karşılamak ve bunu abartılı olmayan harcamalarla gerçekleştirmektir.
Topraksız kültürün avantajları;
-Toprak devre dışı kaldığı için toprak işleme,yıkama,dezenfekte etmek gibi emek ve masrafı gerektiren işleme gerek yoktur.
-Tarımsal üretim bitki yetiştirmeye uygun olmayan alanlara da kaydırma şansı vardır.
-Topraklı tarımda farklı yapılarda olan topraklardan dolayı gerçekleştirilemeyen üniform üretim ,topraksız tarımda toprak dışındaki koşullar istenilen şekilde düzenlenebildiği için gerçekleştirilebilir.
-Topraklı tarımda görülen yıkanma,alt tabanlara sızma ve toprak tarafından tutulma ile ortaya çıkan kayıplar düşünüldüğünde topraksız tarımda bitki besin maddeleri daha etkin ve ekonomik bir tarzda kullanılır.
-Besin maddelerinin kök ortamında homojen olarak dağılımları söz konusudur.
-Besin maddelerinin dozları ayarlanarak bitkilerin vegetatif yada generatif fazda tutulmaları sağlanabilir.
-Topraksız kültür yöntemiyle yetiştirilen bitkilerden alınan ürün,gerekli besinler yeteri kadar verdiği için,daha lezzetlidir.
-Bitkiler için su stresi problemi yoktur.
-Topraklı tarımda karşılan ve genelde potasyum ve kalsiyum eksikliğinden kaynaklanan yumuşak ve kof meyve eldesi söz konusu değildir.
-Sızma,yıkanma ve buharlaşmadan doğan kayıplar azaldığı için sudan ekonomi sağlanır.
-Topraksız kültür otomasyona uygundur.Sulama ve gübreleme otomatik olarak yapıldığından işgücünden ekonomi sağlanır.
-Topraksız kültürde kök ortamının pH,tuzluluk,besin madde dengesi ve hava su oranı daha sağlıklı bir şekilde ayarlanabilir.
-Toprak kaynaklı hastalık ve zararlılar ile yabancı otlar sorunu yoktur.Bundan dolayı kullanılan tarımsal ilaç miktarı da düşer.Buda hem üretim harcamalarını düşürmesi ve hem de temiz ürün eldesi bakımından büyük önem taşır.
-Topraksız tarım,ekim nöbeti zorunluluğunu ortadan kaldırır.Bir üretimin arkasından,birkaç gün içinde,yenisini başlatma şansı vardır.
-Birim alandaki bitki sayısı artırılabilir.Topraklı tarımda bitki sıklığını etkileyen faktörler ışık ve topraktır.Toprak devreden çıktığından ışıklanma sorunu olmadığı durumlarda sık dikim yapılabilir.
-Topraksız kültürde her zaman temiz ürün alındığından insan sağlığı için önem taşımaktadır.
-Erkencilik,topraklı tarıma kıyasla daha belirgindir.
-bazı topraksız tarım uygulamalarının,besin eriyiğinin ısıtılarak verilebilmesi sonucu soğuk sera çalışmalarına daha uygun olduğu kabul edilir.
-Verim daha yüksektir.
Topraksız tarımın dezavantajları;
-Bazı topraksız kültür şekillerinin büyük teknik donanım gerektirmesi
-Topraksız tarım üreticisinin mutlaka özel bilgi ve deneyime sahip olması gerekmektedir.
-Zaman zaman bitki besleme ile ilgili komplike sorunların ortaya çıkması,
-Besin çözeltisinin pH,tuzluluk ve besin maddeleri konsantrasyonundaki bir değişimden bitkiler hemen etkilenirler.
-Fusarium spp.,Verticillium spp.,gibi hastalık etmenlerinin kapalı devre çalışan NFT gibi bazı topraksız kültür şekillerinde daha hızlı yayılması.
2.Topraksız Kültürde Kullanılan Besin Eriyikleri
Topraksız kültürün temelini oluşturan besin eriyiği için gerekli iki temel eleman su ve bitki besin elementleridir. Besin eriyiklerinin hazırlanmasında ya damıtık su ya çeşme suyu yada temiz doğal su kaynaklarının suyu kullanılır. Besin elementleri ise ;-makro besin elementleri (N,P,K,Ca,Mg,S), mikro besin elementleri (B,Cl,Cu,Fe,Mn,Mo,Zn)dir. Besin eriyiğinin pH ının 6-6.5 arası tutulması önerilir.Besin eriyiği hazırlamada bilinen pek çok hazır reçeteden yararlanılır.Bu reçetelerin bir kısmı geniş tabanlı bir uygulama alanına sahipken, bir kısmı sadece bazı sebzelere ve bazı sistemlere özeldir.Geniş tabanlı besin eriyiği reçetelerinin en eskilerine örnek Hoagland ve Knop’dır.Besin eriyikleri bizzat hazırlanabilir,ya da piyasadan konsantre olarak alınır ve önerilen şekilde sulandırılır ,ya da özel hazırlanmış EVSERA toz karışım paketleri alınır ve gereği kadar suda eritilerek elde edilir.
TOPRAKSIZ ve TOPRAKLI TARIMDA EC(Bitkinin İhtiyacı Olan Besin Miktarı Ölçeği)
EC , Electric Conductivity kelimelerinin ilk harflerinden oluşan, elektrik iletkenliğini belirten kısaltmadır. Suyun iletkenliği içerisinde çözünmüş olan iyonlara bağlı olduğu için EC aynı zamanda su içerisinde çözünen tuz oranını da ifade eder. Yani bir anlamda suyun tuzluluk değeridir.
EC nin birimi microsiemens/cm dir.
Bir çözeltinin EC sini arttırmak için, çözelti içerisinde daha fazla besin yada tuz çözmek gerekir, EC değerini düşürmek için ise besin çözeltisine düşün EC li su ilavesi yapılır.
Peki EC neden önemlidir?
Biyolojide Ozmoz denilen bir durum vardır. Bu ozmoz denen durum şudur; Az yoğun ortamdan çok yoğun ortama akış, bir geçiş.
İşte bu olaya OZMOZ denir.
Bunun bitkilerle ilgili olan kısmı ise şudur. Eğer bitkinin öz suyu kökleri etrafındaki sudan yoğunsa kökleri etrafındaki su bitki tarafından emilir ama kökleri etrafındaki su bitki özsuyundan tuzlu ise bitki bu suyu ememez hele bir de haddinden fazla tuzlu ise bitkinin özsuyu kökleri etrafındaki bu tuzlu su tarafından emilerek bitkiyi susuz bırakır ve ölümüne sebep olur.
İşte tuzluluğun önemi burada devreye girer. Eğer bitki için hazırlanan besin çözeltisi, bitkinin alabileceği maksimum tuzluluk oranından yüksek ise bu durumda bitki suyu ememez, kurur. Her bitkinin tuzluluk isteği farlı farklıdır.
Örneğin:
Domates 2,5 ms/cm
Biber 2,4 ms/cm
Hıyar 2,0 ms/cm
Patlıcan 2,0 ms/cm
Marul 2,3ms/cm
Bitkilerin EC istekleri farklı olduğu için örneğin domeates için hazırlanan besin eriyiğini patlıcana verecek olsak 1 Litre besin eriyiğine 0,25 Litre su ilave ederek EC sini 2,5 tan 2,0 ye düşürmemiz gereklidir. EC değerini 1 litre besin eriyiğindeki tuz miktarı olarak düşünebiliriz.
Önemli Not : Eğer bir kaç farklı bitki türünü bir arada büyütülecekseniz, EC değeri olarak en düşük olanın EC değeri seçilmelidir.
3.Çilekte Topraksız Kültür Şekilleri (Uygulamaları)
Topraksız kültür ;
*Katı ortam kültürü (agregat) *Su kültürü (hidroponik) olarak ikiye ayrılır.
3.1 Katı Ortam Kültürü
Katı ortam kültüründe kullanılan ortamlar ise şöyledir;
İNORGANİK ORTAMLAR
-kum -pomza taşı -çakıl- cam yünü- perlit- plastik köpük- vermikülit- curuf- kayayünü
ORGANİK ORTAMLAR
-torf –talaş -ağaç kabuğu -çeltik kavuzu vs.
Agregat kültüründe her ülke kendi koşullarında en kolay bulunan ve bu amaçla kullanıma en uygun agregatların arayışı içine girmiştir.Agregat seçimi ile ilgili çalışmalar ülkemizde de sürdürülmektedir. Katı ortamların sterilizasyonunda buharın yanında metil bromit,vapam,sülfirik asit,formaldehit,etil alkol gibi kimyasallar kullanılmaktadır.
3.1.1 KATI ORTAM KÜLTÜR ŞEKİLLERİ
3.1.1.1 Yatak kültürü
Yatak kültüründe öncelikle agregatların konulabileceği yataklar hazırlanır.Yataklar genellikle 15-20 cm derinlik ve 30-120 cm genişliktedir.Yatak genişliğini bitki türü etkiler.Yatak uzunluğunu da yetiştirilecek yerin uzunluğu etkiler.
3.1.1.2 Torba-paket ve saksı kültürü
Topraksız kültürün bu şekli ,ülkemizde uygulanma şansı en yüksek olanıdır.Bu kültür şeklinde bitkiler toprak yerine herhangi bir agregat la doldurulmuş torba,paket,veya saksılarda yetiştirilmektedir.Paketler üretici tarafından hazırlanabileceği gibi piyasadan hazır olarak ta alınabilir.Paketler içine konulan agregat ya besin maddelerince zenginleştirilmiş yani gübrelenmiş yada gübrelenmemiştir.Satın alınınca bunun öğrenilerek alınması gerekmektedir.Fakat yaygın olarak kullanılan şekli besin maddelerince zenginleştirilmemiş agregatla dolu paket yada torbaların bitki yetiştirme sırasında besin eriyikleriyle sulanmasıdır.
Paket yapımında genelde 0.1 mm kalınlığında ve opak beyaz renkteki UV katkılı polietilen tercih edilir.Torba kültüründe 50*50 cm boyutlarında 0.25 cm kalınlığında basit torbalardan yararlanılabileceği gibi 50*65 cm boyutlarında 0.032 mm kalınlığındaki çöp torbalarından yararlanılabilir.İnce torbalar sağlamlaştırmak amacıyla iki torba iç içe konularakta kullanılabilir.
Paket,torba,saksı kültüründe üretim harcamaları tekrar kullanımlarla düşürülebilir.Örneğin humuslaşma oranı düşük olan sphagnum peat’i bile 3 defa arka arkaya,hiç sterilize edilmeden kullanılabilmiş,verimde önemli bir değişme olmamıştır. Perlitte önceki üretimde kök hastalığı olmamış olması şartıyla sterilize edilmeden 5-6 defa kullanılabilir.yanlız üretim sayısı arttıkça ürünle birlikte hastalık yapan organizmaların artacağı da unutulmamalıdır.bunun için buharla veya herhangi bir fungusit ile sterilizasyon yararlı olur. Sulama ya tek tek torbaların sulanması şeklinde yada kuşkusuz en ideal sulama şekli olan damlama sulama düzenleriyle yapılmaktadır. Paket hacmine göre paket başına dikilecek bitki sayısı değişir.Torba –paketler drenaj delikleri mutlaka açılmalıdır.Bu hem kök boğulmasını önler hem de torba-paketlerde tuz birikimini önler.Dış ülkelerde paket kültürüne uygun olarak hazırlanmış paketler,bitki türü dikkate alınarak gübrelenmiş şekilde de satışa sunuldukları için besin eriyikleriyle sulanma gereği ortadan kalkar,sadece su vermek yeterli olur.
Torbaların yatay yerleştiriliş şekli yatay ise “yatay torba kültürü”,torbalar tavana asılmış ise “dikey torba kültürü” adını alır.Bu sistemde plastik torbalar ve bükülmez borular kullanılabilir.Dikey torba kültürüne sosis kültürü de denir.
3.2. Su kültürü (hydrophonic) *Durgun su kültürü *akan su kültürü *aeroponik kültür
3.2.1.Durgun Su Kültürü
Durgun su kültürü bilinen en eski topraksız kültür örneğidir.Günümüzde sadece bitki beslemeye dayalı çalışmalarda kullanılmaktadır.Havalandırmalı ve havalandırmasız olmak üzere iki şekli vardır.Bu sistemde derinliği 30 cm yi geçmeyen bir tekne,küvet, veya tank kullanılır.
3.2.2.Akan su kültürü (Nutrient film tecnique-besleyici film tekniği)
Bitki yetiştirme kanallarından besin eriğinin fasılalı veya fasılasız bir şekilde akıtıldığı bir yetiştirme tekniğidir.Kanallardan besin eriği NFT (besleyici film tekniği) de olduğu gibi kök uçlarından birkaç mm veya derin akan su kültüründe olduğu gibi 4-5 cm ve daha fazla derinlikte akıtılabilir.
Besleyici film tekniği ;bitkilerin su,besin maddelerini ve oksijen gereksinimlerini karşılamak için,kök uçları boyunca besin eriğinin yüzeysel bir akış (birkaç mm derinliğinde) halinde akıtılması esasına dayalı oldukça yeni bir su kültürü şeklidir.Besleyici film tekniği,bitkilerin kök sistemlerinin besin solüsyonu akan siyah polietilen kanallar içinde yetiştirildiği basit bir hidroponik sistemdir.Bu sistemin gerçekleştirilebilmesi için;içinde bitki köklerinin geliştiği besin eriyiklerinin akıtıldığı kanallara,besin eriğine ve besin eriğini sisteme veren ve tekrar toplayan borular ve tanklara gereksinim vardır.
3.2.3 Aeroponic kültür
Temelde çıplak kök sistemine,besin eriyiklerinin fasılalı veya fasılasız sis halinde verilmesi esasına dayanan bir hava - su kültürüdür.Fasılalı uygulamada genelde 2-3 dakikada birkaç saniye püskürtme yapılır.Bu püskürtme şeklinin kökleri nemli tutmaya yeterli olduğu bilinir.Sistem yetiştirilecek bitkinin daha önceden belirlenmiş olan su ve besin maddesi gibi gereksinimlerini elektronik olarak karşılamaya yönelik modüler ünitelerden oluşmaktadır.Bu konu ile ilgili ilk çalışmalar;diğer topraksız kültür şekillerine kıyasla daha ucuz,daha pratik,daha kolayca mekanize edilebilen bir topraksız kültür arayışı ile başlamıştır.Sistemin en büyük avantajı su ve gübre kullanımında sağladığı ekonomiden kaynaklanmaktadır.Düşük kaliteli sular da bu sistemde rahatlıkla kullanıldığından su kalitesinin düşük,miktarının az olduğu bölgelerde bu sistem başarıyla kullanılabilir.
Toprakta DOMATES YETİŞTİRİÇİLİĞİ
Domates iklim değişikliklerine karşı daha dayanıklı olması nedeniyle en kolay yetiştirilebilecek sebzelerden biridir.
Domatesin botanik özellikleri: Tohumun çimlenmesi ile oluşan kökcük genç bitkinin 2-3 yapraklı devresine kadar uzunlamasına devam eder. Bu dönemde kök boğazına yakın bölgeden yan köklerin oluşumu başlar. Kazık ve yan kökler oldukça geç dallanır ve saçak kök oluşturur. Domateste şaşırtma yapılarak yan kök oluşumu teşvik edilir.
Açık alan yetiştiriciliğinde köklerin 100-150 cm derinliğe ve yanlara kuvvetli geliştiği halde sera yetiştiriciliğinde 40-100 cm derine 40-60 cm yanlara yayılmaktadır. Köklerin %72’lik kısmı toprağın 0-20 cm’lik üst kısmındadır. %22’si 20-50 cm ve %6’sı ise 50 cm’den daha derinde bulunur. Otsu yapıdaki gövde başlangıçta yuvarlak, yumuşak ve tüylüdür. Yaşlandıkça sertleşerek köşeli bir yapı kazanır. Domateste çiçekler salkım şeklinde oluşur. Çiçek salkımları basit (tek) veya çift (çatal) dallanma göstermektedir. Bazı çeşitlerde ise karışık salkım şeklinde görülmektedir.
İklim ve toprak istekleri: Domates ılık ve sıcak iklim sebzesidir. Sıcaklık -2 ile -3 dereceye düştüğünde bitki tamamen ölür. Gereğinden fazla nem ve sıcaklık bitkide hastalıkların meydana çıkmasına, sıcak ve kuru rüzgarlar da çiçek dökülmesine neden olur. Domateslerde normal gelişmenin olabilmesi için sıcaklığın 16-19 derecede olması gereklidir. Sıcaklığın 13 derecenin altına düşmesi halinde olgunlaşmanın geciktiği ve mahsulün çok azaldığı tesbit edilmiştir. Domates çiçek tozları 10 ve daha yukarı derecelerde, en iyi olarak da 27 derece civarında istenilen şekilde çimlenerek döllenme yeteneğini ve gelişmesini sürdürmektedir.
Domatesin toprak isteği kumludan, killiye kadar her toprakta yetişebilir. Derin, geçirgen su tutma kabiliyeti iyi, humus ve besin maddelerince zengin tınlı topraklar ideal topraklardır. Kumlu tınlı topraklarda erken ürün verir. Çorağa oldukça dayanaklıdır. En uygun toprak reaksiyonu pH 6,5 civarındadır. Düşük toprak asiditesine dayanıklıdır.
Yetiştirme Tekniği:
* Çeşit seçimi: Bölgemizde sırık domates; yer (sofralık) domates, sanayi (salçalık) domates yetiştiriciliği şeklinde yapılmaktadır. Bölgemizde yetiştiriciliği yapılan, deneme ve demonstrasyonları kurulan sırık, bodur, sanayi domates çeşitlerinden bazıları şunlardır: Sırık domates (F1); Elif 190, Gökçe 190, Diyansa, Gülle, Target, Opera, Polaris, Astona, Mog. Sofralık (yer); H 2274, 5656, Merve. Salçalık; H 2274, Chipli, Riogranda, M 1103
* Ekim nöbeti: Kışlık sebzelerden sonra domates ekilebilir. Lahana ve baklagiller dometes için iyi bir ön bitkidir. Domatesten sonra baklagiller, havuç, salata, pancar ve hububat ekimi yapılır. Domates üst üste ekilmemelidir.
* Toprak hazırlığı: Toprak derin sürülmelidir. Sonbaharda pullukla toprak derince sürülür. İkinci sürüm ilkbaharda tavında yine pullukla yapılır. Sonra tırmık, tapan veya diskaro çekilerek kesekler kırılır. Domates derin köklü bir bitki olduğu için kültür alanlarında geçirimisiz pulluk tabanı oluşmuş ise çizel veya dippatlatan ile toprak işlenir.
* Ekim ve dikim: Yer domatesi için sıra arası 140-250 cm, sıra üzeri 40-50 cm olacak şekilde dikim yerleri hazırlanır. Sırık domates için sıra arası 80 cm, sıra üzeri 50-60 cm olmalıdır. Ayrıca 75x50, 100x40, 100x35 sıra aralık ve mesafelerinde de dikim yapılabilir. Fideler 5-6 yapraklı devrelerinde son don tarihi geçtikten sonra dikilip, can suyu verilir. salçalık domatesler için dikim aralık ve mesafesi 135x40 cm’ dir. Açık alanda sırık domates fide dikimi çift sıra dikim şeklinde de yapılır. Bu durumda aralık ve mesafeler 110x50x50 cm veya 100x60x50 cm olacak şekilde ayarlanır. Domates karık sulama ve damlama sulama ile yapılır. Yağmurlama sulama yapılmaz. Fide önceden hazırlanır. Masuralara tek veya çift sıra dikilir.
* Evsera İle Besleme Toprakta bitki tohumdan veya fideden Çiçek aşamasına gelinceye kadar kök ve gövde gelişiminde etkili olan evsera-1 bitki besini ağırlıklı(% 60 Evsera-1 + % 40 Evsera-2); Çiçeklenme ve Meyve Aşamasında ise Çiçek ve Meyve Geliştirici Evsera -2 Ağırlıklı Olrak Uygulanır. (% 25 Evsera-1 +% 75 Evsera -2 )Su kültüründe EC değeri 1,6 ile 2,2 Arasında Olması Önerilir.Su kültüründe PH 6-6,5 Arasında Olmalı
* Sulama: Toprakta Domates tarımında bitkiler üzerinde ilk meyveler görülünceye kadar mümkün olduğu kadar sulamadan kaçınılır. Bu devreye kadar dikim esnasında verilen cansuyu ile yetinilir. Bunun için çapalamaya önem verilir. İhtiyaç halinde sulama yapılabilir. İlk meyveler görüldükten sonra sulama önem kazanır. Mevcut şartlara göre toprak yapısı ve seçilen çeşit özelliğine göre uygun periyodlarla yeteri kadar sulama yapılır. Nihayet hasat başladıktan sonra her hasat sonrası sulama yapılmalıdır.
* Bakım: Fideler esas yerlerine dikilip, gelişmeye başladıktan yaklaşık iki hafta sonra . Hastalık ve zararlılar ile mücadele bir program dahilinde sürdürülür.
kaynak : Mustafa DEMİREL / Ziraat Mühendisi
KAYNAKLAR
Anonim,2005a. http://edis.efl.edu
Anonim,2005b. http://www.schundler.com
Anonim,2005c. http://www.batem.gov.tr
Anonim,2005d. http://www.agridept.gov.lk
Anonim,2005e. http://www.tartes.com.tr
Aybak,H.Ç.,2000.Topraksız kültür yöntemleri.Çilek yetiştiriciliği.Hasat
yayıncılık.Kadıköy,İstanbul.118.
Çelikel,G.,2002. Topraksız kültürde sebze yetiştiriliği.Tarım veköyişleri bakanlığı.Tarımsal
Araştırmalar Genel Müdürlüğü.Alata bahçe kültürleri araştırma enstitüsü.Çifti eğitim
broşürü. No:12 Mersin.
Sevgican,A.,1999. Topraksız tarım.Örtü altı sebzeciliği.Cilt 2.Ege Üniversitesi basım evi,
526,Bornova,İzmir.130
KONU HAKKINDAKİ VİDEOLAR
0 yorum:
Yorum Gönder
Konu Hakkında Bilgini Bilgini Paylaş